Uğur Mumcu davasında tanık krizi: Mehmet Ağar’a tebligat yapılamadı

24 Ocak 1993'te bombalı saldırı sonucu hayatını kaybeden Uğur Mumcu ile Muammer Aksoy, Bahriye Üçok ve Ahmet Taner Kışlalı suikastlarının da aralarında olduğu 22 faili meçhul cinayeti kapsayan kamuoyunda "Umut Davası" olarak bilinen davanın bir sonraki duruşması 12 Mayıs Pazartesi günü yapılacak.

Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden davanın 16 Ocak'ta yapılan bir önceki duruşmasında Mumcu ailesinin avukatı Turgut Kazan, dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar'ın tanık olarak dinlenmesi talep etmiş ve bu talep kabul edilmişti. Ancak Mehmet Ağar, "adresinde bulunamadığı" için tebligatın kendisine ulaştırılamadığı ve geri döndüğü öğrenildi. Bu nedenle Mehmet Ağar'ın tanık olarak duruşmaya gelmesinin beklenmediği ifade edildi. Mahkeme isterse Mehmet Ağar hakkında "zorla getirme" kararı da alabilir.

Ağar, 2009 yılında yargılandığı Susurluk kazası ile ilişkili davada mahkemeye gitmemesi üzerine zorla getirme kararı çıkmıştı.

"TUĞLAYI ÇEKİN, DUVAR YIKILSIN"

DW Türkçe'de yer alan hebere göre, Mumcu ailesinin avukatı Turgut Kazan, bir önceki duruşmada Ağar'ın tanık olarak dinlenmesinin yanı sıra Uğur Mumcu'nun aracına bombayı koyduğu öne sürülen firari sanık Oğuz Demir'in Türkiye'de bulunup bulunmadığının araştırılması için Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yazı yazılmasını da istemişti. Kazan, Uğur Mumcu'nun öldürülmesinden Susurluk kazasının yaşandığı 1996 yılına kadar üç yıllık dönemde faili meçhul cinayetlerin yaşandığını vurgulayarak, "Bu dönemin baş kahramanı Mehmet Ağar'dır" demişti.

Mahkemeye sunulan dilekçede Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu'nun, Mehmet Ağar ile yaptığı görüşmeye yer verildi. Dönemin Emniyet Genel Müdürü Ağar'ın, taziye ziyaretinde Güldal Mumcu'ya "Bir duvar örülüyor sanki" şeklinde sözler kullanması üzerine Güldal Mumcu'nun "Bir tuğla çekin, duvar yıkılsın" dediği, Ağar'ın ise "tuğlayı çekemem" ifadelerini kullandığı belirtildi. Bu çerçevede Mehmet Ağar'ın davada tanık olması gerekliliği mahkemece kabul edildi. Ancak edinilen bilgiye göre tebligatlar ulaştırılamadı.

Uğur Mumcu cinayeti üzerinden 32 yıl geçmesine karşın hâlâ aydınlatılamıyor. "Umut Davası," 2000 yılı başında İstanbul'da Hizbullah örgütüne ait bir eve yapılan baskına dayanıyor. Ele geçirilen bilgi ve belgelerin ardından 22 faili meçhul cinayet dosyası yeniden açıldı. Soruşturmanın ardından açılan davada, sanıkların "Tevhid Selam Kudüs Ordusu" ve "İslami Hareket" örgütleriyle bağlantılı oldukları iddia edildi.

Mumcu'nun aracına bombayı koyduğu iddia edilen firari Oğuz Demir ise 2000 yılındaki bir operasyonda yakalanmak üzereyken kaçmayı başardı. Demir'in baskını önceden haber aldığı da iddia ediliyor.

Mumcu ailesi ve avukatları, Ağar'ın 1993 yılına kadar emniyette aktif görevlerde, 1993-1996 yılları arasında Emniyet Genel Müdürlüğü'nde, sonrasında da Adalet ve İçişleri Bakanlıkları görevlerinde bulunması nedeniyle söz konusu faili meçhul cinayetlere dair kritik bilgileri olduğuna inanıyor.

Kaynak: DW Türkçe