İsveç'te gençlik hapishanesi: İşte 13 yaşındaki çocukların yakında parmaklıklar ardına girmesinin nedeni

İsveç'in muhafazakâr hükümeti, krallıktaki yaygın çete şiddetine karşı sert bir duruş sergiliyor. Başbakan Ulf Kristersson, üç yıl önce göreve geldiğinde, diğer vaatlerinin yanı sıra İsveç sokaklarını tekrar güvenli hale getirme sözü de vermişti. Çeşitli yasal düzenlemelerin ardından, İsveç'teki mahkûm sayısı on yıl öncesine göre iki katına çıktı. Hapishane kapasitesi artık yeterli olmadığı için Stockholm, Estonya'da hücre kiralamayı bile planlıyor .

Bir sonraki parlamento seçimlerine bir yıldan az bir süre kala, çete şiddetinin şimdiye kadar ne kadar başarılı bir şekilde kontrol altına alındığına dair değerlendirmeler karmaşık: İsveç polisine göre, son zamanlarda silahlı saldırıların sayısı azalırken, ölümcül silahlı saldırıların oranı arttı. Özellikle patlayıcı: Suç çeteleri, özellikle cinayet de dahil olmak üzere ciddi suçlar için reşit olmayanları yoğun bir şekilde işe alıyor.

Kristersson'un azınlık hükümeti, özellikle ciddi suçlar için cezai sorumluluk yaşını 15'ten 13'e düşürmek istiyor. Ayrıca, hüküm giymiş çocuk ve ergenleri gelecek yazdan itibaren özel gençlik hapishanelerine yerleştirmeyi planlıyor. Şu anda 15-17 yaş arasındaki suçlular cezalarını kapalı gençlik bakımevlerinde çekmek zorunda, ancak hükümet şimdi bu sistemi mevcut haliyle ortadan kaldırmak istiyor: Cezaevi yetkilisi Kriminalvården'e, altı cezaevinde toplam 100 ila 150 kişilik ayrı gençlik koğuşları kurması talimatı verildi. Bu, 13 yaşından küçük hükümlüler için özel olarak tasarlanmış birimleri de kapsıyor.

İsveç Adalet Bakanı Gunnar Strömmer'e göre, hem erkek hem de kız çocukları, 17 yaşına kadar olan küçük ve büyük ergenler ayrı ayrı hapsedilecek. Program gelecek yılın Temmuz ayında başlamadan önce, diğer hususların yanı sıra, okul çağındaki mahkûmlar için uygun eğitim olanaklarının sağlanması gerekiyor. Hükümet, çocuklara çocuk dostu bir şekilde davranılacağını ve ebeveynleriyle iletişim kurabileceklerini taahhüt ediyor. Bu nedenle İsveç, bu planı uygularken, çocukların özgürlüğünden yoksun bırakılmasını son çare olarak tanımlayan BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne son derece sıkı bir şekilde bağlı kalacaktır, dedi Stömmer. "Bunu toplumu korumak için yapıyoruz."

Yeni gençlik hapishanesi, Kristersson'un Riksdag'daki azınlık hükümetinin desteğine güvendiği sağcı İsveç Demokratları tarafından olumlu karşılansa da, reform siyasi yelpazenin sol kanadında ciddi bir hoşnutsuzluk yaratıyor. Ancak birçok uzman tarafından da reddediliyor. İsveç Cezaevi Hizmetleri Genel Müdürü bile Eylül ayında verdiği bir televizyon röportajında, 13 yaşındaki çocukların hapishaneye değil, özel olarak tasarlanmış bakım tesislerine ait olduğunu belirtti: "Sosyal hizmet uzmanları tarafından bakılmalılar," dedi gelecek baharda emekli olacak olan Martin Holmgren.

Ekim ayı başında "Dagens Nyheter" gazetesinde yayınlanan bir tartışma yazısında, 26 savcı, hükümeti yaklaşan seçim kampanyası karşısında aktivizme başvurmakla açıkça suçladı. 13 yaşındaki çocuklara verilen hapis cezalarının yol açabileceği potansiyel ciddi sonuçlardan açıkça rahatsız olmadıkları anlaşılıyor.

Reform İsveç'te büyük bir dirençle karşılaşırken, Almanya'da da cezai sorumluluk yaşının düşürülmesi yönünde tekrar tekrar çağrılar yapılıyor. Bu yılın Şubat ayında, CDU Genel Sekreteri Carsten Linnemann, Stuttgart'ta 13 yaşında bir çocuğun 12 yaşında bir çocuğu karşıdan gelen tramvaya iterek öldürmesinin ardından benzer bir tartışma başlatmıştı. Parti üyesi ve Kuzey Ren-Vestfalya İçişleri Bakanı Herbert Reul tarafından da benzer bir öneri bir yıldan kısa bir süre önce yapılmıştı.

Alman Polis Sendikası, 1997'den beri cezai sorumluluk yaşının 12'ye düşürülmesi çağrısında bulunduğunu iddia ediyor. Sendika başkanı Rainer Wendt, RedaktionsNetzwerk Deutschland'a (RND) verdiği demeçte, bu yaştaki çocukların artık "doğruyu yanlıştan ayırt edebildiğini" söyledi. "Bu nedenle eylemlerinin sonuçlarıyla erken bir aşamada yüzleşmeleri gerekiyor." Ancak bu, 12 yaşındaki çocukların otomatik olarak çocuk ıslahevlerine yerleştirilmesi gerektiği anlamına gelmiyor. Wendt, "Aksine, çocuk ceza hukukunun eğitici niteliği çok önemli," dedi. "Sınırları erken belirlemek ve önleyici bir tedbir olarak" adli emirler, uyarılar ve koşullar gibi yaptırımlar iki yıl önceden mümkün olmalı.

Ancak önde gelen bilim insanları, yaş sınırının düşürülmesine temelden karşı çıkıyor. Alman Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi, Psikosomatik ve Psikoterapi Derneği'ne göre, Almanya'da 14 yaşın altındakilerin ciddi şiddet eylemleri nadirdir ve yaş sınırının yükseltilmesinin caydırıcı bir etkisi olmayacaktır.

Düsseldorf Yoğun Eğitim Profesörü Menno Baumann da bu tür girişimlere karşı çıkıyor. RND'ye verdiği demeçte, ciddi bir suç veya uzun bir suç dizisi işlemiş on iki yaşında bir çocuğun zaten mahkemeye çıkarılabileceğini söyledi: "Ama orası ceza mahkemesi değil, aile mahkemesi olurdu ve bir çocuğun yeri de orası."

Burada, önlemeye açıkça odaklanarak çocuğa ve aileye nasıl yardımcı olunabileceği ele alınıyor. Çoğu durumda bu, hapishanelerin asla başaramayacağı "sosyal güvenlik için çok daha sürdürülebilir çözümlere" yol açabilir.